Bağımsız Emek Sendikası olarak tüm üyelerimizin ve işçi arkadaşlarımızın 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutluyor; ücretsiz izne, Kod-29’a ve sendikalı olma hakkının elinden alınmasına karşı direnen tüm direnişçileri selamlıyoruz.
Bu 1 Mayıs’ı da pandemi koşulları altında karşılıyoruz. Ülkemizde pandeminin görülmeye başladığı ilk günden beri market, mağaza, büro, sivil toplum kuruluşu ve özel eğitim emekçileri olarak göstermelik önlemlerle; patronların karına kar katmak için hayatımız pahasına çalışmak zorunda bırakıldık ve çalışma koşullarımız iyice ağırlaştı. Salgın sürecinin tamamen yanlış, bilimden uzak, işçi sağlığını görmezden gelerek yönetilmesi üzerine toplumda ortaya çıkan endişe sonucu iş yükümüz her gün arttı. Pandemi önlemleri adı altında uygulanması kolaylaştırılan ücretsiz izin ve Kısa Çalışma Ödeneği ile birlikte yıllarca maaşımızdan kesilen işsizlik ödenekleri; bizlere maaş olarak verildi. İşsizlik Fonu patronların cebini rahatlamak için kullanıldı. Holdinglerin milyonlarca lira vergi borcu silinirken bizim geleceğimiz, güvencemiz elimizden alındı. İşten atma yasağı diye açıkladıkları uygulamayla Kod-29 ile işsizlik maaşı olmadan, kıdem ve ihbar tazminat hakkımız elimizden alınarak işten atıldık. Patronlar herhangi bir denetime uğramadan bu uygulamaları kullandı. Yaşanan kanunsuzluklara ve ağır çalışma koşullarına ses çıkarttığımız an ücretsiz izin ve Kod-29 ile tehdit edildik. Anayasada var olan sendikalı olma hakkımız yine bu süreçte patronların inisiyatifine terk edildi. Grevler ve eylemler iktidar eliyle yasaklandı. Resmi rakamlarda açıklanana göre 177.000 işçi Kod-29 ile işten atıldı, yaklaşık 2.5 milyon işçi ücretsiz izne zorlandı. Güvencesiz çalışan milyonlarca işçiye ise son bir senelik süreçte 1.000 TL “nakdi destek” verildi. İş bulamadığı, borçlarını ödeyemediği, aç kaldığı için yüzlerce insan intihara sürüklendi.
Açıklanan resmi rakamlara göre dünya çapında 3 milyondan fazla, Türkiye’de ise 40 bin insan koronavirüs sebebiyle hayatını kaybetti. Salgına karşı aşı üretilmiş olsa da patent uygulaması sebebiyle aşıya ulaşma hakkımız engellendi.
Pandemi dönemi birkez daha gösterdi ki; örgütlenmeden ve mücadele etmeden hayatta kalamayız. Bu 1 Mayıs’ı öfkemizi kuşanıp, yarınımızı inşa edebilmek adına bir adım olarak görüyoruz. Başta kendi işkolumuzdaki işçi arkadaşlarımız olmak üzere tüm işçileri örgütlenmeye, bulundukları her alanda mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz.
Yaşasın İşçilerin Örgütlü Mücadelesi!
Yaşasın 1 Mayıs!